Köpeklerin Öldürülmesi ile İlgili Hadisler

RİVAYETLER :

Rivayet 1. “Beş tane hayvan “fasık”dır ki, Mekke’nin harem bölgesinde de öldürülebilir. Bunlar; fare, akrep, karga, çaylak ve yırtıcı köpektir.” (bir rivayette: kişi ihramda da olsa bunları öldürebilir.)

(Buhârî, Bedu’l-halk, 16; Müslim, Hac, 9: 66-72).

Rivayet 2. Ebu Zerr’den rivayetle Rasulullah (sav) buyurdular ki: “Kişi, önüne semer kaşı kadar bir şey bırakmadan namaz kılarsa; (önünden geçtiği takdirde) siyah köpek, kadın, eşek namazını bozar…”

Ebu Zerr`e dendi ki: “Siyahın kırmızıdan, beyazdan farkı nedir?” Şu cevabı verdi: “Ey kardeşimin oğlu! Sen bana, benim Rasulullah (sav)`a sorduğum şeyi sordun. Efendimiz: “Siyah köpek şeytandır” buyurmuştu.” 

( Kütübü Sitte Hadis No : 2743 )

Rivayet 3. Ebu Talha el-Ensari’den rivayetle Rasulullah (sav) buyurdular ki: “Melekler, içerisinde köpek ve timsaller bulunan eve girmezler.”

 Kütübü Sitte  Hadis No : 2169

Rivayet 4. Ebu Sa`lebe el-Huşeni’den rivayetle Rasulullah (sav) vahşi hayvanlardan kesici diş (köpek dişi) taşıyanların hepsini yasakladı.”

(Müslim/Ebu Davud ve Nesai, İbnu Abbas`tan gelen bir rivayette şu ziyadeyi kaydederler: “Her bir pençe sahibi kuşu da…” 

Kütübü Sitte  Hadis No : 3934

Rivayet 5. İbnu Ömer’den Rivayetle Rasulullah (sav) buyurdular ki: “Av ve çoban köpeği dışında köpek besleyenin ecrinden her gün iki kıratlık eksilme olur.” (Salim der ki: “Ebu Hüreyre (bu hadisi rivayet ederken): “…Veya ziraat köpeği” derdi.) Çünkü o ziraat sahibi idi.” 

Kütübü Sitte Hadis No : 3480

Rivayet 6. İbnu Ömer’den rivayetle Rasulullah (sav) av veya koyun veya çoban köpeği hariç diğer bütün köpeklerin öldürülmesini emretti.” İbnu Ömer (ra)`e: “Ebu Hüreyre, “Veya ekin köpeğini de diyor!” denilmişti, bunun üzerine: “Onun ekini var da ondan!” cevabını verdi ve ilave etti: “Biz Medine ve civarına gider, tek köpek bırakmaz, hepsini öldürürdük. Hatta biz, çölden gelmiş kadına refakat eden arkadaş köpeği bile öldürdük.” 

Kütübü Sitte Hadis No : 4949

Başka bir rivayette ise bu rivayete şu ekleme vardır:

“sonra Hz. peygamber (aleyhissalâtu vesselâm) köpekleri öldürmeyi yasakladı ve "halis siyahını, iki noktalısını öldürmeye bakın, çünkü o şeytandır" buyurdu.

Rivayet 7. Diğer bir rivayette şöyle gelmiştir: “Rasulullah (sav) buyurdular ki: “Biriniz sütresiz olarak namaz kılarsa (önünden geçtiği takdirde) şunlar namazını bozar: Eşek, domuz, yahudi, mecusi, kadın… Namazın bozulmaması için onun önünden, bunların bir taş atımlık uzaktan geçmesi kifayet eder.” (Bir diğer rivayette şöyle denmişti: “Namazı, (önden geçen) hayızlı kadın ve köpek bozar.”) 

Kütübü Sitte Hadis No : 2732

Yukarıda ki hadis Hz. Aişe’ye okunduğunda o şu cevabı vermişti.

“Bizi yine eşeklere ve köpeklere benzettiniz. Vallahi, ben Rasulullah (sav)`ı kıblesiyle arasında yatakta yatar olduğum halde namaz kılarken gördüm. Benim için ihtiyaç hasıl olunca oturup onu rahatsız etmek istemezdim, (yatağın) ayak tarafından sıyrılıp çıkardım.” 

Kütübü Sitte HadisNo : 2730

Rivayet 8. "Abdullah ibnu mugaffel anlatıyor: "resûlullah buyurdu ki: "eğer köpek, ümmetlerden bir ümmet olmasaydı hepsinin öldürülmesini emrederdim. Öyleyse onların siyah olanlarını öldürün."

Av koyun ve çoban köpekleri dışındaki köpekleri öldürün.

[4949-Buhârî-Müslim-Muvatta-Tirmizî-Nesâî] Bkz.Kur’an-18/18

RİVAYETLERİN TENKİTİ:

İşte bu rivayetlere ters bazı rivayetler:

“Merhamet edenlere Allah da merhamet eder. Siz yerdekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin.”

(Ebu Davud; Tirmizî). (Sadece bu rivayet bile yukarıda ki rivayetleri çürütmek için yeterlidir.)

“Kötü yolda olan bir kadın, sıcak bir günde, bir kuyunun etrafında dönen bir köpek gördü, susuzluktan dilini çıkarmış soluyordu. Kadıncağız mestini çıkarıp onunla onu suladı. Bu yüzden bağışlandı.”

(Müslim, Tevbe, 155)

Rasulullah (sav) buyurdular ki: “Bir adam yolda, yürürken susadı ve susuzluğu arttı. Derken bir kuyuya rastladı. İçine inip susuzluğunu giderdi. Çıkınca susuzluktan soluyup toprağı yemekte olan bir köpek gördü.

Adam kendi kendine: “Bu köpek de benim gibi susamış” deyip tekrar kuyuya inip, mestini su ile doldurup ağzıyla tutarak dışarı çıktı ve köpeği suladı. Allah onun bu davranışından memnun kaldı ve günahlarını affetti.”

Rasulullah`ın yanındakilerden bazıları: “Ey Allah`ın Resulü! Yani bize hayvanlar(a yaptığımız iyilikler) için de ücret mi var?” dediler. Aleyhissalatu vesselam: “Evet! Her “yaş ciğer” (sahibi) için bir ücret vardır” buyurdu. 

(Kütübü Sitte Hadis No : 1987)

                              

Bu uydurma rivayetlerin savunucuları Peygamber Efendimizin köpekleri öldürün emrini vermesinin nedeni olarak, sokak köpeklerinin çoğalmasını ve hatta civarlarda oluşan küçük köpek sürülerinin açlığında etkisiyle çevredeki insanlara ve besledikleri hayvanlara zarar vermesinden dolayı olduğunu söylemektedirler. Daha sonra da Peygamberimizin çevredeki başıboş köpeklerin azalması ve tehdit unsurunun ortadan kalkması nedeniyle artık köpekleri öldürmeyin emrini verdiğini söylemektedirler. 

Bir dönem insan hayatını tehlikeye atacak kadar köpekler çoğaldı da can güvenliği için bu elzem olduysa bu anlaşılabilir. Ancak yukarıda ki rivayetlere bakarsak olay sadece bundan ibaret değildir. Köpeklerin fasık, şeytan olmasından, namaz kılanının önünden geçmesi halinde namazın bozulmasına, çölden gelen bir kadına bekçilik yapan köpeğin bile öldürüldüğüne, köpek besleyenlerin sevabının her güz azalacağına dair değişik birçok rivayet var.

Maalesef bu riayetleri de, âlemlere rahmet olarak gönderilen, kuşu ölen bir çocuğa baş sağlığına giden, Mekke’nin fethi esnasında ordunun yolu üzerinde bulunan ve yavrularını emziren bir köpeğin rahatsız olmaması için ordunun yolunu değiştiren bir peygambere atfedebiliyorlar.  Acaba inandıkları peygamber nasıl biri…

Öncelikle rivayetlerde ki siyah köpeğin şeytan oluşundan ve öldürülmesi gerektiğinden başlayalım. Bu rivayetin savunucuları siyah köpeklere şeytan denmesinin sebebini mikrop taşıyarak insanlara zarar vermelerine bağlarlar. Aslında şeytanla kastedilenin köpek değil mikropların olduğunu söylemektedirler. Anlamadığım siyah köpeklere özel bir mikrop mu var? Şayet konu mikropsa mikrop taşıyan bir sürü hayvan var hepsini öldürelim mi? Başka bir rivayette de devenin şeytan olduğu söyleniyor,  Onun da öldürülmesi gerekiyor mu?

Yine rivayette söylenen “Biz Medine ve civarına gider, tek köpek bırakmaz, hepsini öldürürdük. Hatta biz, çölden gelmiş kadına refakat eden arkadaş köpeği bile öldürdük.” Bu zulümden başka bir şey değildir. Çölden gelen bir kadını korumaktan ve ona arkadaşlık etmekten başka bir şey yapmayan köpeğin suçu nedir, İslam bu mudur? Peki, mağara ehline arkadaşlık eden ve onları bekleyen Kıtmir adlı köpeğinde öldürülmesi gerekir mi? Bütün bunlar aşağıda ki rivayete ters değil mi?

“Merhamet edenlere Allah da merhamet eder. Siz yerdekilere merhamet edin ki göktekiler de size merhamet etsin.” 

(Ebu Davud; Tirmizî).

Siyah renkli bir köpekten korkmak ya da kaçınmak pagan inançlarını çağrıştırıyor, aynen siyah kedinin uğursuz olması gibi. İslam’da ise renklerle ilgili bir saplantı yoktur. Siyah renk kötü anlam içermez, yas tutarken siyah giyilmez. Peygamber efendimizin de siyah renge karşı yasaklar bir tutumunun olmadığını siyah renkli sancağının olmasından anlayabiliriz. Bu nedenle bir köpeğin siyah renkli olduğu için şeytanla bir tutulması, hele ki birisine bekçilik yapan ve koruyan bir hayvanı o kişinin selametini tehlikeye düşürecek şekilde katlettirmesi İslam’ın özüne terstir. Ayrıca köpeğin renginin siyah olmasında ne suçu var bu onun tercihi değil ki. Hem neden yalnız siyah köpekler şeytan oluyor ki, siyah daha birçok hayvan varken. Bu sırf derilerinin rengi siyah diye yüz yıllardır köleliğe mahkûm edilen ve insan yerine konmayan zencileri akla getiriyor.

Ayrıca peygamber efendimiz zamanında köpeklerin rahat bir şekilde sokaklarda dolaştığı hatta mescide girip işedikleri bile anlatılırken, öldürülmeleri yönünde ki rivayetler tamamen uydurmadır.

Abdullah b. Ömer şöyle demiştir: “Ben Resûlullah zamanında bekâr bir genç idim ve Mescidde gecelerdim. Köpekler mescide girerler çıkarlar, bevlederler(yani tuvaletlerini yaparlar), sahabiler de bundan dolayı hiçbir şey (su) dökmezlerdi.”

(Ebû Dâvud, Buhari, Müslim)