18 Nisan 2019 Perşembe

Altın ve İpek Haram Mıdır?


Önceki yazılarımızda da olduğu gibi bu yazımızda da hadisler arasında ki çelişkiyi, hadis denen ancak peygamberimize ait olmayan bu tür uydurma rivayetlerin dinde delil olamayacağına bir örnek daha vermek istiyoruz.

Rivayetlerin değerlendirilmesini düşünen, akleden vicdanınızın özgür kollarına bırakıyoruz. Ayrıca rivayetlerde görüleceği üzere Altın ve İpeği Hz Peygamberin haram kıldığı anlatılmaktadır. bu din Allah'ındır ve haram helal kılma yetkisi sadece ona aittir. Peygamber Şari yani hüküm koyucu olamaz. Bu bağlamda aşağıda ki tüm rivayetler kendi aralarında çelişik olmalarının da ötesinde Kur'an ayetlerine terstir. Peygamberimiz de Kur'an'a asla muhalefet etmez.

Konu ile ilgili aşağıda ki yazı Emre Dorman’ın Allah’a Öğretilen Din kitabından alınmıştır.

Hadislerde ipek gibi bazı kumaşların ve eşyaların Kur’an’dan hiçbir dayanağı olmamasına rağmen haram kılındıkları görülmektedir.

Bununla birlikte örneğin ipeğin herkese mi yoksa sadece erkeklere mi haram kılındığını tespit etmek de mümkün değildir. Çünkü bazı hadis kitapları erkek ve kadın arasında ayrım yapmadan rivayette bulunurken, diğer kaynaklarda kadınlara helal erkeklere haram olduğu söylenmektedir.

Örneğin Buhari ve Müslim’de geçen konu ile ilgili iki rivayet şu şekilde gelmiştir:

“Resulullah buyurdular ki: Dünyada ipeği, ahirette nasibi olmayanlar giyer.”

                                            Buhari, Libas, 25; Müslim, Libas 6, (2068).

Benzer bir rivayet de şu şekildedir:

“Resulullah buyurdular ki: İpeği dünyada giyen, ahirette giyemez.”

                                        Buhari, Libas 25; Müslim, Libas 23, (2075)

Yine altın ve gümüş kaplardan bir şey yenilip içilmesinin yasaklandığı bir diğer rivayette de kadın erkek ayrımı yapılmadan ipek giymenin yasaklandığı görülmektedir: 

“Resulullah’ın şöyle dediğini işittim: İpek ve ibrişim elbise giymeyin. Altın ve gümüş kaplardan su içmeyin, onlarda yemek yemeyin. Zira bu iki şey dünyada onlar (kâfirler), ahirette de sizin içindir.”

Buhari, Et’ime 28, Eşribe 28, Libas 25; Müslim, Libas 4, (2067); Tirmizi, Eşribe 10 (1879); Ebu Davud, Eşribe 17 (3723); Nesai, Zinet 87, (8, 198, 199); İbn Mace, Eşribe 17, (3414).

İpeğin erkeklere haram kılındığı doğrudan bir ifade ile Ebu Davud ve Tirmizi’de geçmektedir:

 “Resulullah bir miktar ipek alıp sağ avucuna koydu, bir miktar da altın alıp sol eline koydu sonra da: ‘Şu iki şey ümmetimin erkek kısmına haramdır’ buyurdu.”

Ebu Davud, Libas 14, (4057). Tirmizi, Libas 1.

Buhari ve Müslim esas alındığında ipek kullanımının kadınlara da haram edilmiş olması gerekir. Görüldüğü gibi bu konuda da hadis kitapları ve rivayetler kendi aralarında çelişkilidir. Kur’an ayetlerinin birbirini açıklama ve tamamlamasında olduğu gibi hadislerin birbirini tamamlaması söz konusu değildir. 

Dolayısıyla Buhari ve Müslim’deki bir hadisi anlamak için Ebu Davud ve Tirmizi’deki bir hadise başvurulamaz. Bu rivayetler farklı şekillerde gelmiş ve farklı kaydedilmişlerdir. Oysa Kur’an’da bu şekilde bir haram ve kadın erkek ayrımı olmadığı gibi aksine Allah’ın yaratmış olduğu süs eşyaları ve temiz rızıkların Allah’tan başka kimse tarafından haram kılınamayacağı ve hadislerde ifade edilenin tam aksine bunların sadece ahirette değil dünyada da inananlar için olduğu ifade edilir:

De ki: Allah’ın, kulları için çıkardığı süsü ve güzel rızıkları kim haram etti? De ki: O, dünya hayatında inananlarındır, kıyamet günü de yalnız onlarındır. İşte biz, bilen bir topluluk için ayetleri böyle açıklıyoruz.
                                                        
                                                                      (A’raf Suresi 32).

Yine özellikle mescitlere giderken ya da hayırlı ve güzel işlere yönelirken güzel giysiler kuşanılması söylenir ve herhangi bir kumaş ayrımı yapılmaz:

Ey âdemoğulları! Tüm mescitlerde süslü, güzel giysilerinizi kuşanın. Yiyin, için fakat israf etmeyin. Allah israf edenleri sevmez.
                                                        
                                                                     (A’raf Suresi 31).

Hadislere Göre Altın, Kadınlara Da Haramdır.

Görüldüğü gibi bazı hadislerde altın ve ipek kullanımının ümmetin kadınlarına helal, erkeklerine ise haram olduğu söylenmiş, bazılarında ise cinsiyet ayrımı yapılmaksızın haram denmiştir. Bununla birlikte aynı kaynaklarda altının kadınlara da haram olduğuna dair hadis rivayetleri vardır. Söz konusu hadislerde kadınlara süs eşyalarının gümüşten olmasının söylendiği ve altınla süslenip onu gösteren kadınların mutlaka onunla azaba maruz kalacakları iddia edilir: “Resulullah buyurdular ki: Ey kadınlar cemaati! Süs eşyanız gümüşten olmalıdır. Sizden hangi kadın altınla süslenir ve onu izhar eder (yabancıya gösterirse), mutlaka onunla azaba maruz kalır.”

Ebu Davud, Hatem 8, (4237); Nesai, Zinet 39, (8, 156, 157).

Başka bir rivayet de şu şekildedir: “Her kim sevdiğine ateşten bir yüzük takmaktan hoşlanırsa ona altından bir yüzük taksın. Her kim sevdiğine ateşten bir gerdanlık takmaktan hoşlanırsa ona altından bir gerdanlık taksın. Her kim sevdiğine ateşten bir bilezik takmaktan hoşlanırsa ona altından bir bilezik taksın. Ancak size lazım olan gümüştür onu takınız’ buyurdu.”

Ebu Davud, Hatem 8, (4236).

Yine altından yüzük, bilezik ve gerdanlık takan kadınların, ateşten yüzük, bilezik ve gerdanlık taktıkları iddia edilmiştir: “Bir kadın Resulullah’a gelerek sordu: ‘İki altın bilezik hakkında ne dersiniz, (takayım mı?)’ ‘Ateşten iki bileziktir, (takmayın!)’ deyip cevap verdi. Kadın devamla: ‘Pekâlâ altın gerdanlığa (ne dersiniz?)’ diye sordu. Resulullah’tan yine: ‘Ateşten bir gerdanlık!’ cevabını aldı. O, yine sordu: ‘Bir çift altın küpeye ne dersiniz?’ ‘Ateşten bir çift küpe!’ Kadında bir çift altın bilezik vardı. Onları çıkarıp attı ve: ‘(Ey Allah’ın Resulü), kadın kocası için süslenmezse onun yanında kıymeti düşer’ dedi. Resulullah: ‘Sizden birine, gümüş küpeler takınmasından, bunları za’feran veya abir ile sarartmasından kimse engel olmaz!’ cevabını verdi.”

Nesai, Zinet 39, (8,159)

Bu da, hadislerin hem Kur’an ile hem de kendi aralarında çelişkilerine ayrı bir örnektir. Bir diğer rivayet ise şu şekilde gelmiştir: “Resulullah’ın yanına Fatıma Bintu Hübeyre, elinde altından iri yüzükler (Feth) olduğu halde gelmişti. Hz. Peygamber, kadının ellerine vurmaya başladı, Fatıma da hemen (oradan sıvışıp) Resulullah’ın kerimeleri Fatımatu’z-Zehra’nın yanına girdi. Ona Resulullah’ın kendisine olan davranışını anlattı. Bunun üzerine Hz. Fatıma boynundaki altın zinciri çıkarıp: ‘Bunu bana Hasan’ın babası Hz. Ali hediye etti’ dedi. Zincir daha elinde iken Resulullah yanlarına girdi ve şunu söyledi: ‘Ey Fatıma! Halkın: ‘Resulullah’ın kızının elinde ateşten bir zincir var!’ demesi seni memnun eder mi?’ dedi ve böyle diyerek oturmadan geri dönüp gitti. Bunun üzerine Fatıma zinciri çarşıya gönderip sattırdı, parasıyla bir köle satın aldı ve onu azad etti. Bu olanlar Resulullah’a anlatılınca: ‘Fatıma’yı ateşten kurtaran Allah’a hamdolsun.’ buyurdular.”

Nesai, Zinet 39, (8,158).

Hadisleri dinin kaynağı olarak kabul edenlerin eşlerine ve kızlarına aldıkları altınlar, kadınlarını ise taktıkları altınlar için tövbe ederek altınları elden çıkarmaları ve gümüş ile yetinmeleri gerekir.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder