1 Ekim 2013 Salı

Hikmet'le İlgili Ayetler



BAKARA 2/32 Dediler ki: "Sen yücesin, bize öğrettiğinden başka bizim hiçbir bilgimiz yok. Gerçekten sen, her şeyi bilen, hüküm ve hikmet sahibi olansın." 

BAKARA 2/129 Rabbimiz, içlerinden onlara bir elçi gönder, onlara ayetlerini okusun, kitabı ve hikmeti öğretsin ve onları arındırsın. Şüphesiz, Sen güçlü ve üstün olansın, hüküm ve hikmet sahibisin.

BAKARA 2/151 Öyle ki size, kendinizden, size ayetlerimizi okuyacak, sizi arındıracak, size Kitap ve hikmeti öğretecek ve bilmediklerinizi bildirecek bir elçi gönderdik. 

BAKARA 2/209 Size, apaçık belgeler (ayetler) geldikten sonra yine ayağınız kayarsa, bilin ki ALLAH, gerçekten üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

BAKARA 2/220 Hem dünya (konusun)da, hem ahiret (konusunda). Ve sana yetimleri sorarlar. De ki: "Onları ıslah etmek (yararlı kılmak) hayırlıdır. Eğer onları aranıza katarsanız, artık onlar sizin kardeşlerinizdir. ALLAH bozgun (fesad) çıkaranı ıslah ediciden bilir (ayırdeder). Eğer ALLAH dileseydi size güçlük çıkarırdı. Şüphesiz ALLAH güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.

BAKARA 2/231 Kadınları boşadığınızda, bekleme sürelerini tamamlamışlarsa, onları ya güzellikle tutun ya da güzellikle bırakın. Fakat haklarını ihlal edip zarar vermek için onları (yanınızda) tutmayın. Kim böyle yaparsa artık o, kendi nefsine zulmetmiş olur. ALLAH'ın ayetlerini oyun (konusu) edinmeyin ve ALLAH'ın size verdiği nimeti ve size öğüt olarak indirdiği Kitab'ı ve hikmeti anın. ALLAH'tan korkup-sakının ve bilin ki, ALLAH her şeyi bilendir. 

BAKARA 2/240 İçinizde ölüp de (geride) eşler bırakanlar, (evlerinden) çıkarılmaksızın, bir yıla kadar yararlanmaları için eşlerine vasiyet (bıraksınlar). Ama onlar, (kendiliklerinden) çıkarlarsa, artık onların maruf (meşru) olarak kendileri için yaptıklarından dolayı size sorumluluk yoktur. ALLAH güçlü ve üstün olandır. Hüküm ve hikmet sahibidir. 

BAKARA 2/251 Böylece onları, ALLAH'ın izniyle yenilgiye uğrattılar. Davud Calut'u öldürdü. ALLAH da ona mülk ve hikmet verdi; ona dilediğinden öğretti. Eğer ALLAH'ın, insanların bir kısmı ile bir kısmını def'i (engellemesi) olmasaydı, yeryüzü mutlaka fesada uğrardı. Ancak ALLAH, alemlere karşı büyük fazl (ve ihsan) sahibidir. 

BAKARA 2/260 Hani İbrahim: "Rabbim, bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster" demişti. (ALLAH ona:) "İnanmıyor musun?" deyince, "Hayır (inandım), ancak kalbimin tatmin olması için" dedi. "Öyleyse, dört kuş tut. Onları kendine alıştır, sonra onları (parçalayıp) her bir parçasını bir dağın üzerine bırak, sonra da onları çağır. Sana koşarak gelirler. Bil ki, şüphesiz ALLAH, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir." 

BAKARA 2/269 Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verilene büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp-düşünmez. 

AL-İ İMRAN 3/6 Döl yataklarında size dilediği gibi suret veren O'dur. O'ndan başka ilah yoktur; üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

AL-İ İMRAN 3/48 "Ona kitabı, hikmeti, Tevratı ve İncili öğretecek." 

AL-İ İMRAN 3/58 Bunları biz sana ayetlerden ve hikmetli zikr'den (Kur'an'dan) okuyoruz. 

AL-İ İMRAN 3/62 Şüphesiz bu, gerçek bir olayın haberidir. ALLAH'tan başka ilah yoktur. Ve şüphesiz ALLAH, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

ALİ İMRAN 3/79. Hiçbir insanın, Allah’ın kendisine Kitap, hikmet ve peygamberlik vermesinden sonra (kalkıp) insanlara: Allah’ı bırakıp bana kul olun! demesi mümkün değildir. Bilakis (şöyle demesi gerekir): Okutmakta ve öğretmekte olduğunuz Kitap uyarınca Rabbe hâlis kullar olunuz.

AL-İ İMRAN 3/81 Hani ALLAH peygamberlerden 'kesin bir söz (misak)' almıştı: "Andolsun size Kitap ve hikmetten verip sonra size beraberinizdekini doğrulayan bir elçi geldiğinde, ona kesin olarak iman edecek ve ona yardımda bulunacaksınız." Demişti ki: "Bunu ikrar ettiniz ve bu ağır yükümü aldınız mı?" Onlar: "İkrar ettik" demişlerdi de "Öyleyse şahid olun, ben de sizinle birlikte şahid olanlardanım," demişti.   

AL-İ İMRAN 3/126 ALLAH bunu (yardımı) size ancak bir müjde olsun ve kalpleriniz bununla tatmin bulsun diye yaptı. 'Yardım ve zafer' (nusret) ancak üstün ve güçlü, hüküm ve hikmet sahibi olan ALLAH'ın katındandır. 

AL-İ İMRAN 3/164 Andolsun ki ALLAH, mü'minlere, içlerinde kendilerinden onlara bir peygamber göndermekle lütufta bulunmuştur. (Ki O) Onlara ayetlerini okuyor, onları arındırıyor ve onlara Kitabı ve hikmeti öğretiyor. Ondan önce ise onlar apaçık bir sapıklık içindeydiler.   

NİSA 4/11 Çocuklarınız konusunda ALLAH, erkeğe iki dişinin hissesi kadar tavsiye eder. Eğer onlar ikiden çok kadın ise (ölünün) geride bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Kadın (veya kız) bir tek ise, bu durumda yarısı onundur. (Ölenin) Bir çocuğu varsa, geriye bıraktığından anne ve babadan her biri için altıda bir, çocuğu olmayıp da anne ve baba ona mirasçı ise, bu durumda annesi için üçte bir vardır. Onun kardeşleri varsa o zaman annesi için altıda bir'dir. (Ancak bu hükümler, ölenin) Ettiği vasiyet veya (varsa) borcun düşülmesinden sonradır. Babalarınız, oğullarınız, siz onların hangilerinin yarar bakımından size daha yakın olduğunu bilmezsiniz. (Bunlar) ALLAH'tan bir farzdır. Şüphesiz ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır. 

NİSA 4/17 ALLAH'ın (kabulünü) üzerine aldığı tevbe, ancak cehalet nedeniyle kötülük yapanların, sonra hemencecik tevbe edenlerin(kidir). İşte ALLAH, böylelerinin tevbelerini kabul eder. ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır. 

NİSA 4/24 Sağ ellerinizin malik olduğu (cariyeler) dışındaki kadınlardan 'evli ve özgür' olanlarla da (evlenmeniz haramdır.) Bunlar, ALLAH'ın üzerinize yazdığıdır. Bunların dışında kalanı iffetlerini koruyup fuhuşta bulunmamak üzere mallarınızla (mehir vererek) evlenecek kadın aramanız size helal kılındı. Öyleyse onlardan hangi şeyle (veya ne kadar) yararlandıysanız, onlara ücret (mehir)lerini tesbit edildiği miktarıyla ödeyin. Miktarın tesbitinden sonra, karşılıklı hoşnud olduğunuz bir şey konusunda üstünüze bir sorumluluk yoktur. Şüphesiz ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibi olandır. 

NİSA 4/26 ALLAH, size açıklayarak anlatmak, sizi sizden öncekilerin sünnetine iletmek ve tevbelerinizi kabul etmek ister. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NİSA 4/54 Yoksa onlar, ALLAH'ın kendi fazlından insanlara verdiklerini mi kıskanıyorlar? Doğrusu biz, İbrahim ailesine Kitabı ve hikmeti verdik; onlara büyük bir mülk’de verdik. 

NİSA 4/56 Ayetlerimize karşı inkâra sapanları şüphesiz ateşe sokacağız. Derileri yanıp döküldükçe, azabı tadmaları için onları başka derilerle değiştireceğiz. Gerçekten, ALLAH, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NİSA 4/92 Bir mü'mine, -hata sonucu olması dışında- bir başka mü'mini öldürmesi yakışmaz. Kim bir mü'mini 'hata sonucu' öldürürse, mü'min bir köleyi özgürlüğüne kavuşturması ve ailesine teslim edilecek bir diyeti vermesi gerekir. Onların (bunu) sadaka olarak bağışlamaları başka. Eğer o, mü'min olduğu halde size düşman olan bir topluluktan ise, bu durumda mü'min bir köleyi özgürlüğe kavuşturması gerekir. Şayet kendileriyle aranızda andlaşma olan bir topluluktan ise, bu durumda ailesine bir diyet ödemek ve bir mü'min köleyi özgürlüğe kavuşturmak gerekir. (Diyet ve köle özgürlüğü için gereken imkanı) Bulamayan ise, kesintisiz olarak iki ay oruç tutmalıdır. Bu, ALLAH'tan bir tevbedir. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NİSA 4/104 (Düşmanınız olan) Topluluğu aramakta gevşeklik göstermeyin. Siz acı çekiyorsanız, şüphesiz onlar da, sizin acı çektiğiniz gibi acı çekiyorlar. Oysa siz, onların umud etmediklerini ALLAH'tan umuyorsunuz. ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NİSA 4/111Kim bir günah kazanırsa, o ancak kendi nefsi aleyhinde onu kazanmıştır. ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NİSA 4/113 Eğer ALLAH'ın fazlı ve rahmeti senin üzerinde olmasaydı, onlardan bir grup, seni de saptırmak için tasarı kurmuştu. Oysa onlar, ancak kendi nefislerini saptırırlar ve sana hiç bir şeyle zarar veremezler. ALLAH, sana Kitabı ve hikmeti indirdi ve sana bilmediklerini öğretti. ALLAH'ın üzerinizdeki fazlı çok büyüktür. 

NİSA 4/130 Eğer ikisi ayrılacak olurlarsa, ALLAH her birine 'genişlik (rızık ve ihsan) kaynaklarından' kazandırır (ihtiyaçlardan korur.) ALLAH, (rahmetiyle) geniş olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NİSA 4/158 Hayır; ALLAH onu kendine yükseltti. ALLAH üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NİSA 4/165 Elçiler; müjdeciler ve uyarıcılar olarak (gönderildi). Öyle ki elçilerden sonra insanların ALLAH'a karşı (savunacak) delilleri olmasın. ALLAH, üstün ve güçlü olandır, hikmet ve hüküm sahibidir. 

NİSA 4/170 Ey insanlar, şüphesiz elçi size Rabbinizden hakla geldi. Öyleyse iman edin, sizin için hayırlıdır. Eğer inkâra saparsanız, şüphesiz göklerde olanların ve yerde olanların tümü ALLAH'ındır. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

MAİDE 5/38Hırsız erkek ve hırsız kadının, (çalıp) kazandıklarına bir karşılık, ALLAH'tan, 'tekrarı önleyen kesin bir ceza' olmak üzere ellerini kesin. ALLAH üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

MAİDE 5/110 ALLAH şöyle diyecek: "Ey Meryemoğlu İsa, sana ve annene olan nimetimi hatırla. Ben seni Ruhu'l-Kudüs ile destekledim, beşikte iken de, yetişkin iken de insanlarla konuşuyordun. Sana kitabı, hikmeti, Tevrat'ı ve İncil'i öğrettim. İznimle çamurdan kuş biçiminde (bir şeyi) oluşturuyordun da (yine) iznimle ona üfürdüğünde bir kuş oluveriyordu. Doğuştan kör olanı, alacalıyı iznimle iyileştiriyordun, (yine) benim iznimle ölüleri (hayata) çıkarıyordun. İsrailoğullarına apaçık belgelerle geldiğinde onlardan inkâra sapanlar, "Şüphesiz bu apaçık bir sihirdir" demişlerdi (de) İsrailoğullarını senden geri püskürtmüştüm."   

EN’AM 6/18 O, kulları üzerinde kahredici olandır. O, hüküm ve hikmet sahibi olandır, haberdar olandır. 

EN’AM 6/73 O, gökleri ve yeri hak olarak yaratandır. O'nun "ol" dediği gün (her şey) oluverir, O'nun sözü haktır. Sur'a üfürüldüğü gün, mülk O'nundur. O, gaybı ve müşahede edilebileni bilendir. O, hüküm ve hikmet sahibi olandır, haberdar olandır. 

EN’AM 6/83 Bu, İbrahim'e, kavmine karşı verdiğimiz delilimizdir. Biz, dilediğimizi derecelerle yükseltiriz. Şüphesiz senin Rabbin, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir. 

EN’AM 6/89 Bunlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizdir. Eğer bunları tanımayıp-küfre sapıyorlarsa, andolsun, biz buna (karşı) inkâra sapmayan bir topluluğu vekil kılmışızdır. 

EN’AM 6/128 Onların tümünü toplayacağı gün: "Ey cin topluluğu insanlardan çoğunu (ayartıp kendinize kullar) edindiniz" (diyecek). İnsanlardan onların dostları derler ki: "Rabbimiz, kimimiz kimimizden yararlandı ve bizim için tesbit ettiğin süreye ulaştık." (ALLAH) Diyecek ki: "ALLAH'ın dilediği dışta olmak üzere, ateş sizin içinde süresiz kalacağınız konaklama yerinizdir." Şüphesiz Rabbin, hüküm ve hikmet sahibi olandır, bilendir. 

ENFAL 8/10 ALLAH, bunu, yalnızca bir müjde ve kalblerinizin tatmin bulması için yapmıştı; (yoksa) ALLAH'ın katından başkasında nusret (zafer ve yardım) yoktur. Hiç şüphesiz ALLAH üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

ENFAL 8/49 Münafıklar ve kalblerinde hastalık olanlar şöyle diyorlardı: "Bunları (Müslümanları) dinleri aldattı." Oysa kim ALLAH'a tevekkül ederse, şüphesiz ALLAH, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

ENFAL 8/63 Ve onların kalblerini uzlaştırdı. Sen, yeryüzündekilerin tümünü harcasaydın bile, onların kalblerini uzlaştıramazdın. Ama ALLAH, aralarını bulup onları uzlaştırdı. Çünkü O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

ENFAL 8/67 Hiç bir peygambere, yeryüzünde kesin bir zafer kazanıncaya kadar esir alması yakışmaz. Siz dünyanın geçici yararını istiyorsunuz. Oysa ALLAH (size) ahireti istemektedir. ALLAH, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

ENFAL 8/71 Eğer sana ihanet etmek isterlerse, onlar daha önce ALLAH'a da ihanet etmişlerdi; böylece O da, "bozguna uğramaları (için) sana imkan vermişti.' ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

TEVBE 9/15 Ve kalblerindeki öfkeyi gidersin. ALLAH dilediğinin tevbesini kabul eder. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.   

TEVBE 9/40 Siz O'na (peygambere) yardım etmezseniz, ALLAH O'na yardım etmiştir. Hani kâfirler ikiden biri olarak O'nu (Mekke'den) çıkarmışlardı; ikisi mağarada olduklarında arkadaşına şöyle diyordu: "Hüzne kapılma, elbette ALLAH bizimle beraberdir." Böylece ALLAH O'na 'huzur ve güvenlik duygusunu' indirmişti, O'nu sizin görmediğiniz ordularla desteklemiş, inkâra edenlerin de kelimesini (inkâr çağrılarını) alçaltmıştı. Oysa ALLAH'ın kelimesi, yüce olandır. ALLAH üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

TEVBE 9/60 Sadakalar, -ALLAH'tan bir farz olarak- yalnızca fakirler, düşkünler, (zekat) işinde görevli olanlar, kalbleri ısındırılacaklar, köleler, borçlular, ALLAH yolunda (olanlar) ve yolda kalmış(lar) içindir. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

TEVBE 9/71 Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin velileridirler. İyiliği emreder, kötülükten sakındırırlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve ALLAH'a ve Resûlü'ne itaat ederler. İşte ALLAH'ın kendilerine rahmet edeceği bunlardır. Şüphesiz, ALLAH, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

TEVBE 9/97 Bedeviler inkâr ve nifak bakımından daha şiddetlidir. ALLAH'ın elçisine indirdiği sınırları bilmemeye de onlar daha 'yatkın ve elverişlidir.' ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.   

TEVBE 9/106 Diğer bir kısmı, ALLAH'ın emri için ertelenmişlerdir. O, bunları, ya azablandıracak veya tevbelerini kabul edecektir. ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

TEVBE 9/110 Onların kalbleri parçalanmadıkça, kurdukları bina kalblerinde bir şüphe olarak sürüp-gidecektir. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

YUNUS 10/1 Elif, Lam, Ra. Bunlar, hikmetli Kitabın ayetleridir. 

HUD 11/1 Elif, Lam, Ra. (Bu,) Ayetleri muhkem kılınmış, sonra hüküm ve hikmet sahibi ve her şeyden haberdar olan (ALLAH) tarafından birer birer (bölüm bölüm) açıklanmış bir Kitap'tır (ki:) 

YÛSUF 12/6 "Böylece Rabbin seni seçkin kılacak, sözlerin yorumundan (kaynaklanan bir bilgiyi) sana öğretecek ve daha önce ataların İbrahim ve İshak'a (nimetini) tamamladığı gibi senin ve Yakub ailesinin üzerindeki nimetini tamamlayacaktır. Elbette Rabbin, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir." 

YÛSUF 12/22. Erginlik çağına erince ona hikmet ve bilgi verdik. İyi davrananları böyle mükâfatlandırırız.

YÛSUF 12/83 (Şehre dönüp durumu babalarına aktarınca o:) "Hayır" dedi. "Nefsiniz sizi yanıltıp (böyle) bir işe sürüklemiş. Bundan sonra (bana düşen) güzel bir sabırdır. Umulur ki ALLAH (pek yakın bir gelecekte) onların tümünü bana getirir. Çünkü O, bilenin, hüküm ve hikmet sahibi olanın kendisidir."   

YÛSUF 12/100 Babasını ve annesini tahta çıkarıp oturttu; onun için secdeye kapandılar. Dedi ki: "Ey Babam, bu, daha önceki rüyamın yorumudur. Doğrusu Rabbim onu gerçek kıldı. Bana iyilik etti, çünkü beni zindandan çıkardı. Şeytan benimle kardeşlerimin arasını açtıktan sonra, (O,) çölden sizi getirdi. Şüphesiz benim Rabbim, dilediğini pek ince düzenleyip tedbir edendi. Gerçekten bilen, hüküm ve hikmet sahibi O'dur."   

İBRAHİM 14/4 Biz hiç bir elçiyi, kendi kavminin dilinden başkasıyla göndermedik ki, onlara apaçık anlatsın. Böylece ALLAH, dilediğini şaşırtıp saptırır, dilediğini hidayete erdirir. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.   

HİCR 15/25 Ve şüphesiz senin Rabbin, O, onları haşredecektir. Gerçekten O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir.   

NAHL 16/60 Ahirete inanmayanların kötü örnekleri vardır, en yüce örnekler ise ALLAH'a aittir. O, güç sahibi olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.   

NAHL 16/Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel bir biçimde mücadele et. Şüphesiz senin Rabbin yolundan sapanı bilendir ve hidayete ereni de bilendir.

İSRA 17/39 Bunlar, Rabbinin sana hikmet olarak vahyettiği şeylerdir. Rabbin ile beraber başka ilahlar kılma, yoksa yerilmiş, kovulmuş olarak cehenneme bırakılırsın.

MERYEM 19/ 12 (Çocuğun doğup büyümesinden sonra ona dedik ki:) "Ey Yahya, Kitabı kuvvetle tut." Daha çocuk iken ona hikmet verdik. 

ENBİYA 21/74. Lût’a gelince, ona da hüküm (hakimlik, peygamberlik, hükümdarlık) ve ilim verdik; onu, çirkin işler yapmakta olan memleketten kurtardık. Zira onlar (o memleketin halkı), gerçekten fena işler yapan kötü bir kavimdi.

ENBİYA 21/79. Böylece bunu (bu fetvayı) Süleyman’a biz anlatmıştık. Biz, onların her birine hüküm (hükümdarlık, peygamberlik) ve ilim verdik. Kuşları ve tesbih eden dağları da Davud’a boyun eğdirdik. (Bunları) biz yapmaktayız.

HAC 22/52 Biz senden önce hiç bir Resul ve Nebi göndermiş olmayalım ki, o bir dilekte bulunduğu zaman, şeytan, onun dilediğine (bir kuşku veya sapma unsuru) katıp bırakmış olmasın. Ama ALLAH, şeytanın katıp-bırakmalarını giderir, sonra kendi ayetlerini sağlamlaştırıp-pekiştirir. ALLAH, gerçekten bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NUR 24/10 Eğer ALLAH'ın sizin üzerinizde fazlı ve rahmeti olmasaydı ve ALLAH gerçekten tevbeleri kabul eden hüküm ve hikmet sahibi olmasaydı (ne yapardınız)? 

NUR 24/18 ALLAH size ayetleri açıklıyor; ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NUR 24/ 58 Ey iman edenler, sağ ellerinizin malik olduğu ile sizden olup da henüz erginlik çağına ermemiş olan (çocuk)lar, (odalarınıza girmek için şu) üç vakitte izin istesinler: Sabah namazından önce, öğleyin üstünüzü çıkardığınız vakit ve yatsı namazından sonra. (Bu) Üçü sizin için mahrem (vakitleri)dir. Bunların dışında size de, onlara da bir sakınca yoktur; onlar yanınızda dolaşabilirler, birbirinizin yanında olabilirsiniz. İşte ALLAH, size ayetleri böyle açıklamaktadır. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

NUR 24/59 Sizden olan çocuklar, erginlik çağına erdikleri zaman, kendilerinden öncekilerin izin istediği gibi, bundan böyle izin istesinler. İşte ALLAH, ayetlerini size böyle açıklar. ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

ŞUARA 26/21 "Sizden korkunca da hemen aranızdan kaçtım; sonra Rabbim bana hüküm (ve hikmet) verdi ve beni gönderilen (elçilerden) kıldı." 

ŞUARA 26/83 "Rabbim, bana hüküm (ve hikmet) bağışla ve beni salih olanlara kat;" 

NEML 27/6 Hiç şüphesiz, bu Kur'an, sana, hüküm ve hikmet sahibi olan, (ve her şeyi gerçeğiyle) bilen (ALLAH'ın) katından ilka edilmektedir.   

NEML 27/9 "Ey Musa, gerçekten Ben, güçlü ve üstün, hüküm ve hikmet sahibi olan ALLAH'ım."   

KASAS 28/14 O, erginlik çağına ulaşıp olgunlaşınca, ona bir 'hüküm ve hikmet' ve ilim verdik. Biz iyilikte bulunanları işte böyle ödüllendiririz. 

KASAS 28/43 Andolsun, ilk nesilleri yıkıma uğrattıktan sonra, Musa'ya, insanlar için (gözleri hikmetle açıp aydınlatacak) basiretler, hidayet ve rahmet olmak üzere Kitap verdik. Umulur ki, öğüt alıp-düşünürler diye.   

ANKEBUT 29/26 Bunun üzerine Lut ona iman etti ve dedi ki: "Gerçekten ben, Rabbime hicret edeceğim. Çünkü şüphesiz O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir." 

ANKEBUT 29/42 ALLAH, kendi dışında hangi şeye taptıklarını şüphesiz bilir. O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

RUM 30/27 Yaratmayı başlatan, sonra onu iade edecek olan O'dur; bu O'na göre pek kolaydır. Göklerde ve yerde en yüce misal O'nundur. O, güçlü ve üstün olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

LOKMAN 31/2 Bunlar hikmetli Kitabın ayetleridir; 

LOKMAN 31/9 Orada ebedi olarak kalıcıdırlar. ALLAH'ın va'di haktır. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.   

LOKMAN 31/12 Andolsun, Lukman'a "ALLAH'a şükret" diye hikmet verdik. Kim şükrederse, artık o, kendi lehine şükreder. Kim inkâr ederse, artık şüphesiz, (ALLAH,) Gani (hiç kimseye ve hiç bir şeye muhtaç olmayan)dır, Hamiddir (hamd yalnızca O'na aittir). 

LOKMAN 31/27 Eğer yeryüzündeki ağaçların tümü kalem ve deniz de -onun ardından yedi deniz daha eklenerek- (mürekkep) olsa, yine de ALLAH'ın kelimeleri (yazmakla) tükenmez. Şüphesiz ALLAH, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

AHZAB 33/1 Ey Peygamber, ALLAH'tan sakın, kafirlere ve münafıklara itaat etme. Şüphesiz ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

AHZAB 33/34 Evlerinizde okunmakta olan ALLAH'ın ayetlerini ve hikmeti hatırlayın. Şüphesiz ALLAH, latiftir, haberdar olandır. 

SEBE 34/1Hamd, göklerde ve yerde olanların tümü kendisine ait olan ALLAH'ındır; ahirette de hamd O'nundur. O, hüküm ve hikmet sahibidir, haber alandır. 

SEBE 34/27 De ki: "O'na (kulluk etmede) eklemekte olduğunuz ortakları bana gösterin. Asla (onlar ona gerçek ortak olamazlar); hayır, O, güçlü ve üstün olan, hüküm ve hikmet sahibi olan ALLAH'tır." 

FATIR 35/2 ALLAH, insanlar için rahmetinden her neyi açacak olsa, artık onu kısıp-tutacak yoktur; her neyi kısar-tutarsa, artık onu da ondan sonra salıverecek yoktur. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

YASİN 36/2 Andolsun hikmetli Kur'an'a, 

SAD 38/20 Onun mülkünü güçlendirmiştik. Ona hikmet ve anlatım çarpıcılığını vermiştik.   

ZÜMER 39/1 (Bu) Kitabın indirilmesi, üstün ve güçlü olan, hüküm ve hikmet sahibi ALLAH (katın)dandır. 

MÜ’MİN 40/8 "Rabbimiz, onları Adn cennetlerine sok ki onlara (bunu) va'dettin; babalarından, eşlerinden ve soylarından salih olanları da. Gerçekten Sen, üstün ve güçlü olansın, hüküm ve hikmet sahibisin." 

FUSSİLET 41/42 Batıl, ona önünden de, ardından da gelemez. (Çünkü Kur'an,) Hüküm ve hikmet sahibi, çok övülen (ALLAH)tan indirilmedir. 

ŞURA 42/51 Kendisiyle ALLAH'ın konuşması, bir beşer için olacak (şey) değildir; ancak bir vahy ile ya da perde arkasından veya bir elçi gönderip kendi izniyle dilediğine vahyetmesi (durumu) başka. Gerçekten O, yüce olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

ZUHRUF 43/4 Şüphesiz o, Bizim katımızda olan Ana Kitap'tadır; çok yücedir, hüküm ve hikmet doludur. 

ZUHRUF 43/63 İsa, açık belgelerle gelince, dedi ki: "Ben size bir hikmetle geldim ve hakkında ihtilafa düştüklerinizin bir kısmını size açıklamak için de. Öyleyse ALLAH'tan sakının ve bana itaat edin." 

ZUHRUF 43/84 Göklerde ilah ve yerde ilah O'dur. O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir. 

DUHAN 44/4 Ki onda (o gecede) her hikmetli iş ayrılır. 

CASİYE 45/2 Kitabın indirilmesi, üstün ve güçlü olan, hüküm ve hikmet sahibi ALLAH'tandır. 

CASİYE 45/37 Göklerde ve yerde büyüklük O'nundur. O, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

AHKAF 46/2 Kitabın indirilmesi, üstün ve güçlü, hüküm ve hikmet sahibi ALLAH'tandır. 

FETİH 48/4 Mü'minlerin kalplerine, imanlarına iman katıp-arttırsınlar diye, 'güven duygusu ve huzur' indiren O'dur. Göklerin ve yerin orduları ALLAH'ındır: ALLAH bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

FETİH 48/7 Göklerin ve yerin orduları ALLAH'ındır. ALLAH, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

FETİH 48/19 Ve alacakları birçok ganimetleri de. ALLAH, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

HUCURAT 49/8 ALLAH'tan bir fazl (bir ihsan ve lütuf) ve bir nimet olarak. ALLAH, bilendir hüküm ve hikmet sahibidir. 

KAF 50/8 (Bunlar,) 'İçten ALLAH'a yönelen' her kul için 'hikmetle bakan bir iç göz' ve bir zikirdir. 

ZARİYAT 51/30 Dediler ki: "Öyle. (Bunu) Senin Rabbin buyurdu. Çünkü O, hüküm ve hikmet sahibidir, bilendir." 

KAMER 54/5 (Ki her biri) Doruğunda-olgunlaşmış hikmettir. Fakat uyarmalar bir yarar sağlamıyor. 

HADİD 57/1Göklerde ve yerde olanların tümü ALLAH'ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü (aziz) olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

HAŞR 59/1Göklerde ve yerde olanların tümü ALLAH'ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. 

MÜMTAHİNE 60/5"Rabbimiz, bizi inkâr edenler için bizi fitne (deneme konusu) kılma ve bizi bağışla Rabbimiz. Şüphesiz Sen, üstün ve güçlüsün, hüküm ve hikmet sahibisin." 

MÜMTAHİNE 60/10"Ey iman edenler, mü'min kadınlar hicret ederek size geldikleri zaman, onları imtihan edin. ALLAH, onların imanlarını daha iyi bilendir. Şayet (gerçekten) mü'min kadınlar olduklarını bilip-öğrenirseniz, artık sakın onları kafirlere geri çevirmeyin. (Çünkü) Ne bunlar onlara helaldir, ne onlar bunlara helaldir. Onlara (kafir kocalarına kendileri için) harcadıklarını verin. Onlara (hicret eden mü'min kadınlara) ücretlerini (mehirlerini) verdiğiniz takdirde onları nikahlamanızda size bir güçlük yoktur. Kafir (kadın)ların ismetlerini (nikahlarını) tutmayın ve (onlar için) harcadıklarınızı isteyin. Onlar da (mü'min kadınlara) harcadıklarını istesinler. Bu, ALLAH'ın hükmüdür; sizin aranızda hükmeder. ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

SAF 61/1Göklerde ve yerde olanların tümü ALLAH'ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

CUM’A 62/2 O, ümmîler içinde, kendilerinden olan ve onlara ayetlerini okuyan, onları arındırıp-temizleyen ve onlara kitap ve hikmeti öğreten bir elçi gönderendir. Oysa onlar, bundan önce gerçekten açıkça bir sapıklık içinde idiler. 

CUM’A 62/3 Ve henüz kendilerine ulaşıp-katılmamış olan diğerlerine de (peygamber gönderilmiştir); O (ALLAH), üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. 

CUM’A 62/5 Kendilerine Tevrat yükletilip de sonra onu (içindeki derin anlamları, hikmet ve hükümleriyle gereği gibi) yüklenmemiş olanların durumu, koskoca kitap yükü taşıyan eşeğin durumu gibidir. ALLAH'ın ayetlerini yalanlayan kavmin durumu ne kötüdür. ALLAH, zalim bir kavmi hidayete erdirmez. 

TEĞABÜN 64/18Gaybı da, müşahede edilebileni de bilen, Aziz (üstün ve güçlü), Hakim (hüküm ve hikmet sahibi)dir.   

TAHRİM  66/2 ALLAH, yeminlerinizin (keffaretle) çözülmesini size farz (veya meşru) kıldı. ALLAH, sizin mevlanız (sahibiniz, yardımcınız)dır. O, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 

İNSAN 76/30 ALLAH dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Gerçekten ALLAH, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir. 













Hiç yorum yok:

Yorum Gönder